Güncelleme Tarihi: 2 Nisan 2021
- Kifoz Nedir?
- Kifoz Neden Ortaya Çıkar?
- Kifoz Belirtileri Nelerdir?
- Kifoz Teşhisi ve Tedavisi Nasıl Gerçekleştirilir?
Kifoz Nedir?
Kifoz, en basit tanımı ile omurganın anormal derecede dışarı doğru çıkıntı yapması durumudur. Sırtın üst kısmında küçük bir eğri olması normaldir; fakat kifoz ciddi düzeyde ağrıya sebep olan, omurgadaki aşırı eğriliktir.
Genellikle ergenlik döneminde veya genç yetişkinlikte gelişen nispeten yaygın bir ortopedik sorun olan kifoza ilişkin teşhis, üst omurganın (torasik omurga) 45 °’den daha fazla dışarı doğru bükülmesi ile konur.
Sagital düzlemde omurganın belirgin eğriliği ile karakterize olan kifoz temelde, düşük dereceli kifoz ve yüksek dereceli kifoz olmak üzere iki türe ayrılabilir. Düşük dereceli kifoz postural kifoza işaret ederken, yüksek dereceli formu Scheuermann kifozu, konjenital kifoz ve Pott hastalığı ile ilişkilidir.
En yaygın tür olan postural kifoz, yaygın olarak 13 – 18 yaşları arasında görülür ve omurga çevresindeki kasların anormal bir biçimde, aniden gelişmesi ile ortaya çıkar. Bazı durumlarda ise duruş bozukluğunun bir sonucudur.
Ergenlik döneminde gelişen bir diğer tür olan Scheuermann kifozu, postural formdan çok daha şiddetli bir şekilde ortaya çıkar ve sebebine ilişkin kesin bir bilgi yoktur. Büyüme atağı sırasında etkili olan bu sorun, erkeklerde kadınlardan daha sık görülür.
Bazı durumlarda ise bu sorun doğum ile beraber görülebilir; konjenital kifoz olarak isimlendirilen bu türden omurga eğriliği, fetüsün rahimde gelişemediği halde meydana gelir ve kişi yaş aldıkça problem kötüleşebilir.
Kifoz Neden Ortaya Çıkar?
Erkeklerde kadınlara oranla daha fazla görülen kifozun birden fazla nedene dayandığı düşünülse de hastalığa ilişkin olarak bilinen en yaygın nedenler aşağıdaki gibi sıralanabilir:
- Dejeneratif disk hastalığı,
- Gelişimsel anormallikler,
- Scheuermann hastalığı,
- Osteoporoz (kemik erimesi),
- Multipil myeloma,
- Ehlers-Danlos sendromu,
- Marfan sendromu,
- Kemoterapi ve radyasyon tedavisi almış olma,
- Omurga çevresinde oluşan iltihaplanma,
- Çeşitli enfeksiyon hastalıkları,
- İleri yaş,
- Aşırı zayıflık,
- Duruş problemleri.
Kifoz Belirtileri Nelerdir?
Kifozun en önemli belirtisi yukarıda da bahsetmiş olduğumuz gibi, omurgada görülen belirgin çıkıntıdır. Omurgadaki şekil bozukluğunun yanı sıra, soruna aşağıdaki semptomlar da eşlik eder:
- Tedaviye cevap vermeyen, inatçı sırt ağrısı (hareket halinde kötüleşir),
- Kollarda ve bacaklarda güçsüzlük,
- Omurgada hassasiyet ve sertleşme,
- Kollarda ve bacaklarda uyuşma,
- Göğüs ağrısı,
- Nefes almada zorluk (ileri vakalarda),
- Mesane kontrolünün kaybı,
- Omuz seviyelerinde farklılık,
- Uyluk kaslarında sertlik,
- Travma – kırık veya ezilmiş omurlar,
- Yorgunluk,
- Sindirim sistemi problemleri (reflü vb.).
İlerlemiş kifoz vakalarında yukarıdaki belirtilere ek olarak kişi, yürüme, oturma, kalkma gibi basit faaliyetleri yerine getirmede de problemler yaşayabilir. Bu durum, günlük aktivitelerin gerçekleştirilmesi noktasında engel teşkil ederken, uyku sırasında da kişiyi rahatsız edip, uykusuz bırakabilir.
Kifoz Teşhisi ve Tedavisi Nasıl Gerçekleştirilir?
Başarılı bir tedavi için kifozun erken tespiti oldukça önemlidir; bu sebeple, kişi omurgasında belirgin bir eğrilik gözlemlediği durumda zaman kaybetmeden bir sağlık merkezine başvurmalıdır.
Hastalığın teşhisinde, ilk aşamada kişinin aile öyküsü ve tıbbi geçmişi incelenir. Klinik muayene sırasında ayrıca, deformitenin başlangıç tarihi, ilerleme durumu ve önceki tedaviler ile ilgili de bilgiler toplanır. Tüm bu bilgiler, doğru tedavinin kurgulanması için elzemdir.
Kifoz tedavisi temelde eğriliğin kötüleşmesini önlemeye ve mümkün ise tıbbi açıdan “normal” kabul edilen postürün kazandırılmasına odaklanır. Bununla beraber, tedavi, eğriliğin ciddiyetine ve türüne göre belirlenir. Bu aşamada ise çeşitli görüntüleme yöntemlerinin yardımı ile omurganın durumu yakından incelenir.
Tedavi, yaygın olarak sırt ve karın kaslarını güçlendirmek amacıyla fizik tedavi üzerine yoğunlaşır; bu türden bir tedavi kifoz sebebiyle omurgada oluşan baskıyı azaltmada, semptomların hafifletilmesinde ve duruşun düzeltilmesinde etkilidir.
Fizik tedaviye ek olarak, kifozun tedavisinde cerrahi olmayan diğer yöntemler de kullanılabilir: Özellikle kişinin postural ve Scheuermann kifozdan muzdarip olduğu durumda, hekim tarafından medikal korse önerilebilir. Omurgayı desteklemek için özel olarak üretilmiş olan medikal korse, gelişmekte olan eğriliğin durdurulmasına yardım eder.
Bunların yanı sıra, steroid olmayan antiinflamatuar ilaçlar da kifoz semptomlarını yönetmede etkili olabilir.
Konjenital kifoz da dâhil olmak üzere ileri seviyedeki vakalarda ise cerrahi yöntem bir tedavi seçeneği olarak ortaya çıkar. Omurgadaki eğrilik için uygulanan en yaygın cerrahi işlem olan spinal füzyon ile kemik grefti şeritleri omurlar arasına yerleştirilerek, iki omur arasındaki sürtünmenin ortadan kaldırılması sağlanır. Bu uygulamanın haricinde, omurganın stabilize edilmesi ve kemik grefti füzyon oranının artırılması adına omurgaya vida ve plaka gibi medikal itemlerin yerleştirildiği cerrahi uygulamalar da gerçekleştirilebilir.
Ayrıca, hafif ve orta şiddetteki vakalar için hekim birtakım egzersizlerin yapılmasını da salık verebilir. Bu egzersizler genel olarak sırt ve karın kaslarını güçlendirme prensibine dayanır ve hekim onayı olmadan gerçekleştirilmemesi gerekir.