Güncelleme Tarihi: 14 Kasım 2024
Şaşılık olarak da bilinmekte olan göz kayması, gözdeki standart hizanın kaybolması sonucunda ortaya çıkmaktadır. Bu durum, bir veya iki gözde aniden meydana gelebilmektedir. İki gözün uyum içerisinde olmaması durumunda göz kayması rahatsızlığından şüphelenilebilmektedir.
Göz içerisinde mevut olan altı adet kastan herhangi birinde veya birkaçında meydana gelen sorunlar, göz kaymasına neden olabilmektedir. Bu kaslarda güç azlığı sorununun ortaya çıkması bir veya iki gözde kaymaya yol açmaktadır. Bu durum bazı kişilerde bir gözün düz bakması, diğer gözün aşağı, yukarı veya içe doğru kayması şeklinde görülürken, bazı kişilerde ise her iki gözün de kayması şeklinde görülebilmektedir. Göz kayması kalıcı veya geçici olarak meydana gelebilen göz rahatsızlıkları arasında yer almaktadır.
Göz kayması, çoğunlukla sürekli ve kalıcı bir şekilde ortaya çıkmaktadır. Bazı kişilerde ise geçici bir şekilde meydana gelebildiği bilinmektedir. Gündelik yaşantıyı olumsuz yönde etkileyen bu rahatsızlık, okuma güçlüğü, çift görme ve baş ağrısı gibi durumlara neden olabilmektedir.
Yalancı Göz Kayması Nedir?
Özellikle bebek ve çocuklarda görülen yalancı göz kayması, yanıltıcı hastalıklar arasında yer almaktadır. Bu rahatsızlık, göz kapaklarının ve burnun geniş kısmında meydana gelir. Göz kaymasının görülmesi için kişinin birtakım belirgin belirtilere sahip olması gerekmektedir.
Göz Kayması Neden Olur?
Gözde mevcut olan kasların uyum içerisinde çalışmaması durumunda göz kayması meydana gelmektedir. Birçok farklı çevresel ve kalıtımsal faktörden ötürü meydana gelebilen göz kaymasının başlıca nedenleri başlıca şu şekilde sıralanabilmektedir;
- Genetik faktörler: Bazı kişilerin kalıtımsal olarak göz kaymasına yatkınlığı bulunmaktadır. Ailede göz kayması bulunan çocuklarda, göz kaymasının oldukça sık bir şekilde görüldüğü bilinmektedir.
- Optik kırılma sorunları: Kişilerin, hipermetrop, miyop, astigmat gibi göz rahatsızlıklarına sahip olması durumu da göz kaymasının nedenleri arasında yer almaktadır. Bu rahatsızlıklar göz kayması ile birlikte odaklanma güçlüğü, net görememe gibi durumlara da neden olabilmektedirler.
- Sinirsel faktörler: Beyin ve sinir hücrelerinden kaynaklanan göz kayması durumuna sıkça rastlanılmaktadır. Bu durumun oldukça ciddi olduğu unutulmamalı ve vakit kaybetmeden mutlaka bir uzmana danışılmalıdır.
- Gözde mevcut olan kasların güçsüzlüğü
- Hamilelik döneminin sorunlu geçmesi
- Doğum esnasında problemlerin ortaya çıkması
- Bebeğin gelişim sürecinde problemlerin ortaya çıkması
- Gözde bulunan kasların kontrolsüzlüğü
- Ateşli hastalık geçirme
- Bazı cerrahi operasyonlar
- Felç geçirme
- Kaza
- Ağır darbe alınması
- Kafa travması
- İleri yaşta hipertansiyon
- Diyabet (şeker hastalığı)
- Down sendromu
- Beyin felci
- Beyinde su toplanması
- Beyin yaralanması
- Beyin tümörü
- Göz kanseri
- Prematüre doğum
- Trizomi sendromu
Göz kayması, göz tembelliği ve çift görme gibi ciddi sorunlara yol açabileceği için mutlaka biz uzmana danışmak ve gerekli tedavi yöntemine başvurmak gerekmektedir.
Göz kayması genetik faktörler sebebiyle ortaya çıkabilmektedir. Fakat iki yaşın üzerindeyken meydana gelen göz kaymasının genetik faktörler ile ilgisi bulunmamaktadır. Bu durumda diğer faktörlerin etkili olup olmadığı incelenmelidir.
Yetişkinlerde Ortaya Çıkan Göz Kayması Nedenleri
Yetişkinlerde görülmekte olan göz kaymasının nedenleri başlıca şu şekilde sıralanabilmektedir;
- Diyabet
- Tiroit hormonunun fazlalığı
- Kabuklu deniz hayvanlarının tüketimi sonucunda ortaya çıkan zehirlenmeler
- Gıda zehirlenmesi
- Göz yaralanması
- Guillian-Barre sendromu
- Felç
- Travmatik beyin yaralanmaları
Göz Kayması Belirtileri
Göz kayması özellikle bebek ve çocuklarda sıklıkla görülen ve görüldüğü takdirde gündelik yaşantıda ciddi sorunların yaşanmasına neden olan bir rahatsızlıktır. Göz kaymasının belirtileri başlıca şu şekilde sıralanabilmektedir;
- Gözde meydana gelen ağrı
- Göz sulanması
- İki göz arasında mevcut olan paralelliğin bozulması
- Çift görme
- Baş ağrısı
- Üç boyutlu görme yetisini kaybetme
- Bulanık görme
- Baş veya yüzün sürekli olarak bir yana dönük olması
- Gözün standart hizasını kaybetmesi
- Görüş kaybı
Göz Kayması Tedavisi
Göz kayması, kendiliğinden geçmesi mümkün olmayan rahatsızlıklar arasında yer almaktadır. Hem çocuklarda hem de yetişkinlerde meydana gelebilecek olan bu rahatsızlık, ciddi sorunlara yol açabilmektedir. Bu nedenle belirtilerden bir veya birkaçına sahip olan kişilerin mutlaka bir uzman tarafından destek alması gerekmektedir. Uzman tarafından uygun tedavi yöntemi belirlenmeli ve kişi bu tedavi yöntemini takip etmelidir. Göz kayması tedavisinin gecikmesi durumunda problemin kalıcı hale gelmesi, görme yetisinin giderek azalması ve hatta kaybedilmesi, estetik problemlerin gündelik yaşantıyı etkilemesi gibi sorunlar ortaya çıkacaktır. Göz kayması durumunda, düzenli olarak göz muayenesinin gerçekleştiriliyor olması oldukça önemlidir. Göz kayması tedavi yöntemleri başlıca şu şekilde sıralanabilmektedir;
- Göz Bandı Kullanımı: Göz kayması durumu tek bir gözde meydana geldiği takdirde uzman tarafından kişilere göz bandı kullanımı tavsiye edilebilmektedir. Göz bandı sağlam olan göze takılmaktadır. Böylelikle kaymanın mevcut olduğu göz, gerekenden daha çok çalışır ve güçlenir. Bu durum başlıca göz tembelliğinin önlenmesinde etkili olmaktadır. Bunun yanı sıra gözdeki derinlik algısının iyileşmesinde de oldukça faydalıdır. Göz bandı kullanımı, geçici tedavi yöntemleri arasında yer almaktadır. Gözün tam anlamıyla iyileşmesinde göz bandı kullanımı etkili olmayacaktır.
- Gözlük Kullanımı: Kişilerin görme bozuklukları nedeniyle göz kayması durumuna sahip olmalarının sonucunda gözlük kullanımı faydalı olabilmektedir. Gözlük kullanımı ile birlikte odaklanmakta yaşanan güçlük ortadan kalkar ve böylelikle göz kayması giderilir. Göz kaymasına sahip olan her iki çocuktan birinde, dokuz yaşından itibaren gözlük kullanımı durum göz kaymasını gidermektedir. Fakat bazı durumlarda, gözlük kullanımının yanı sıra uzman tarafından cerrahi müdahaleye başvurulması gerekebilmektedir.
- Göz Kası Ameliyatı: Cerrahi operasyonun başlıca amacı gözün dış bölgesinde yer almakta olan kasların iyileştirilir, beyin ve kas ile uyumlu bir çalışma içerisinde olmasını sağlamaktır. Göz kayması rahatsızlıklarının bir kısmında cerrahi müdahale dışında farklı bir yöntem uygulanamamaktadır. Cerrahi müdahale sonrasında hastalığın dışarıdan iyileşmiş bir şekilde görülmesi fakat gözlerin alınan sinyalleri farklı alması mümkün olabilmektedir. Bu durum hastalığın gölgelenmesi olarak bilinmektedir ve görüldüğü takdirde uzman tarafından tekrar bir cerrahi müdahalenin gerçekleştirilmesi gerekmektedir.
- Görüş Terapisi: Günümüzde sıkça uygulanmakta olan görüş terapisi ile biyolojik geri bildirim yöntemleri kullanılarak beynin eğitilmesi hedeflenmektedir. Beynin algılama çabası görüş terapisi ile pasif durumdan aktif hale getirilmeye çalışılır. Çoğu kişide göz terapisinin başarılı bir şekilde uygulanması sonucunda cerrahi müdahaleye ihtiyaç duyulmamaktadır. Cerrahi müdahale sonrasında gerçekleştirilen göz terapisi ise beyinde mevcut olan derinlik algısını güçlendirmeyi sağlamaktadır.
- Göz Egzersizleri: Göz egzersizleri üç şekilde gerçekleştirilebilmektedir;
- Kalem Egzersizi: Ele alınan kalem ile kol öne doğru uzatılır. Kalem üzerindeki bir noktaya odaklanılır. Odaklanma bırakılmadan kalem buruna doğru yaklaştırılır. Görüntü bulanık hale gelene kadar kalem sabit bir şekilde tutulur.
- İp Egzersizi: Üzerinde üç değişik renk bulunan iki veya üç metre uzunluğundaki ip ele alınır. Boncuklar eşit bir mesafede birbirlerinden uzaklaştırılır. İpin bir ucu bir yere bağlanır diğer ucu ise buruna doğru yaklaştırılır. X şeklinde meydana gelen görüntüde iki ipin kesiştiği bölgeye odaklanılır. Böylelikle beyin asıl odaklanması gereken yeri egzersiz aracılığıyla öğrenmeye çalışır.
- Silindir Egzersizi: Kart üzerinde üç değişik boyutta ve kırmızı renkte olacak şekilde silindirler çizilir. Kartın arkasına aynı boyutlarda fakat yeşil renkte üç silindir çizilir. Kart, iki gözün arasına yerleştirilir. Silindir çift görülene kadar farklı boyutlarda ve renklerde olan silindirlere odaklanmaya çalışılır.
Egzersizlerin düzenli bir şekilde uygulanması durumunda başarılı sonuçların doğmasına yardımcı olacağı unutulmamalıdır. Egzersizler yapılmadan önce mutlaka bir göz doktoruna danışılması ve doktor tarafından verilen tavsiyeler takip edilmelidir. Yapılacak olan egzersizlerin tedaviye yalnızca ek bir destek olacağı unutulmamalı, en uygun tedavi yönteminin bir uzman tarafından belirleneceği durumu göz ardı edilmemelidir.