Kabakulak Belirtileri Nelerdir?

Güncelleme Tarihi: 7 Mart 2018

Kabakulak virüsünün insanlara bulaştığı durumlarda bazı zamanlarda herhangi bir şekilde belirti veya bir işarete rastlanmamaktadır. Ancak kabakulak belirtileri hafif ve şiddetli olarak gerçekleşen kabakulak hastalığında kendisini göstermeye başlamaktadır. Yüksek ve orta şiddetli olan kabakulak rahatsızlıklarında ise belirtiler 2-3 hafta içerisinde ortaya çıkmaktadır.

Kabakulak hastalığı genellikle ufak yaştaki çocuklarda daha sık meydana gelmektedir. Virüs ile vücuda giriş yapan bu rahatsızlık tükürük bezlerinde şişkinliğe yol açmaktadır. Meydana gelen şişkinlikler, genellikle kulağın alt kısmında ortaya çıkmaktadır. Kabakulak virüsü, insandan insana esneme ve öksürme gibi yollar ile bulaşabilmektedir.

Kabakulak Sebepleri Nelerdir?

Kabakulak hastalığı genellikle virüs yolu ile bulaşır. Virüsün kuluçka süresi ise 12 ile 26 gün arasında değişkenlik gösterebilmektedir. Fakat virüsün yayılımı ortalama olarak 15 ile 20 gündür. Virüsün bulaşma hızına göre kulağın alt kısmında kabaran tükürük bezlerinin sıklığı da artmaya başlamaktadır.

Hafif şiddetli olan kabakulak hastalığı herhangi bir belirti göstermeden meydana gelebilir. Fakat orta ve yüksek şiddette olan kabakulak hastalığında birtakım belirtiler ortaya çıkmaktadır. Bu belirtiler arasında ateş, baş ağrısı, kas ağrıları, yorgunluk, iştah kayıpları ve kulağın alt kısmında gözle görülebilen yapıya sahip şişkinlikler yer almaktadır. Belirtilerin ortaya çıkması, enfeksiyonu kaptıktan sonra ortalama olarak 15 ile 20 gün içerisinde görülür.

1. Erken Belirtiler
Kabakulak başlangıcında meydana gelen belirtiler erken belirtilerdir. Bu tür belirtiler arasında ateş yükselmesi, iştah kayıpları, baş ağrısı ve mide ağrıları yer almaktadır. Hastalanmadan önce geçirilen son 2-3 güne oranla vücut sıcaklığında gözle görülür bir artış meydana gelmektedir. Belirtiler kabakulak hastalığına yol açan virüsün kuluçka döneminde ve devam eden dönemlerinde, başlangıç aşamalarında ortaya çıkmaktadır.

2. Asıl Belirtiler
Erken belirtilerin büyük bir çoğunluğu başka hastalıkların da belirtileri ile benzerlik göstermektedir. Örneğin, baş ağrısı veya mide ağrıları farklı bir hastalığın belirtisi ya da yan etkisi olabilir. Fakat asıl belirtiler olarak adlandırılan belirtiler, hastalığın gerçekleştiğini kesin bir şekilde gösteren belirtiler arasındadır. Bu belirtiler tükürük bezinde şişme olarak kendisini göstermeye başlar. Aynı zamanda kulak altındaki bölgenin şişmesi de görülür. Bu belirtiler kabakulak hastalığının klasik belirtileri arasındadır. Şiş olan bölgeler kulak altında başlar ve hızlı bir şekilde ilerleyerek diğer tarafta da ortaya çıkar. 8 ile 11 gün arasında ortaya çıkan bu şişlikler meydana geldiği zaman asitli ve sitrik yiyecek-içeceklerden uzak durulması gerekir.

3. Diğer Belirtiler
Testikülar ağrı, nöbet meydana gelmesi, boğaz kısmında sertlik oluşması ve yutkunma zorlukları da kabakulak hastalığının diğer belirtileri arasında yer almaktadır. Yutkunma zorluğunun meydana gelmesinin sebebi şiş olan tükürük bezlerinden kaynaklanır.

Tıbbi Destek Ne Zaman Alınmalıdır?
Çocuklarda meydana gelen kabakulak hastalığında vakit kaybedilmeden tıbbi destek alınması gerekmektedir. Vakit kaybetmeden doktora gitmeniz hastalığın daha iyi bir şekilde tedavi edilebilmesini sağlar.

Sıvı maddeleri tüketememe,
Sürekli olarak mide bulantısı ve kusma,
Halsizlik ve bitkinlik,
Mide ağrıları gibi durumlar ortaya çıktığı zaman doktora başvurmanız gerekmektedir.

Hastalığın en belirgin özellikleri arasında tükürük bezlerindeki şişkinlik ve yüksek ateş bulunmaktadır. Bu belirtileri uzun süredir yaşıyorsanız tıbbi destek almanız gerekebilir.

Kabakulak Hastalığının Komplikasyonları Nelerdir?

Kabakulak hastalığının yol açtığı komplikasyonlar arasında genellikle iltihap ve işitme kaybı gibi durumlar yer almaktadır. İltihaplanmalar vücudun farklı bölgelerinde meydana gelebilmektedir. İltihapların meydana geldiği yerler;

Testisler: Ergenlik döneminde olan kişilerin geçirdiği kabakulak hastalığı testisler üzerinde tıkanmaya yol açabilmektedir. “Orşit” olarak adlandırılan bu durum kısırlık gibi ciddi sorunlara yol açabilmektedir.
Pankreas: Üst mide bölgesinde ağrılar, mide bulantıları ve sürekli kusma gibi durumlar ortaya çıkabilir. Bu belirtiler pankreasta ortaya çıkar.
Yumurtalıklar ve Göğüs: Kadınların ergenlik döneminde yaşadıkları kabakulak hastalığı, yumurtalık ve göğüs bölgesinde iltihaba yol açabilir.
Beyin: Kabakulak viral bir enfeksiyondur. Bu enfeksiyon beyinde zarara yol açabilir. Ansefalit olarak adlandırılan bu hastalık, nörolojik problemleri de beraberinde getirir. Bu durum hayatınızı ciddi şekilde tehlikeye sokabilen bir durumdur.

Nadir görülen komplikasyonlar arasında saç kayıpları da yer almaktadır.

Test, Teşhis ve Tedavi
Doktorunuz yaptığı müdahaleler sonucunda, sizin ya da çocuğunuzun kabakulak hastalığı yaşadığından şüphelenirse, virüsten emin olabilmek için kan testlerine ihtiyaç duyabilmektedir. Bağışıklık sistemi, çoğu insanda bu tür durumlar ile mücadele edebilecek şekildedir. Bu sebeple herhangi bir kabakulak virüsü sizde mevcut ise, yapılacak olan testler sonrasında durum tamamen ortaya çıkacaktır. Laboratuvar ortamında yapılabilecek olan araştırmalar klinik olarak ele alınır ve incelenir.

Kabakulak, iyi huylu ve kazanıldığı zaman ömür boyu sürecek olan bir bağışıklık sistemine sahip olmanıza yol açar. Özellikle hamile olan kadınların geçirdikleri kabakulak hastalığı riskleri mevcuttur. Kabakulak virüsler ile ortaya çıktığı için, antibiyotik olan ilaçlar ile herhangi bir etki elde edilemeyecektir. Kabakulak, çocuk ve yetişkinlerde genellikle 2 hafta da oluşur.

Kimler Kabakulak Riski Altında?

Yaş: Kabakulak hastalığının riskleri arasında yaş da bulunmaktadır. Ufak yaştaki çocuklara kabakulak hastalığı bulaşabilmektedir. Risk grubunda yer alan yaş ortalaması 2 ile 12 yaş arasıdır.

Dönemsel: Hastalıkların salgın halinde yayılmaları bazı dönemlerde daha fazla olur. Kabakulak hastalığı için bu dönem genellikle sonbahar ve kış ayları olmaktadır. Okulların açıldığı dönemde yayılma hızı artan bu virüs, hızlı bir şekilde bulaşarak büyük bir salgın haline gelebilmektedir.

Seyahat: Kabakulağın bulaşmasını etkileyen en önemli durumlardan birisi de salgın bölgeleridir. Sürekli olarak seyahat eden insanların, herhangi bir şekilde kabakulağın yer aldığı salgın bölgesine girmesi hastalığın bulaşmasına yol açar. Kabakulak salgının en yaygın olduğu bölgeler arasında Afrika, Hindistan ve Güney Asya bulunmaktadır.

Bağışıklık sistemi: Kabakulak hastalığının en önemli riskleri arasında bağışıklık sistemi yer almaktadır. Örneğin, HIV virüsünü taşıyan kişiler, kanser hastaları ve haftada 2 ya da daha fazla kemoterapi tedavisi gören kişiler risk altındadır. Bu kişilerin bağışıklık sistemi zayıf olduğu için kabakulak virüsünün bulaşması ve hızlıca yayılması daha çabuk olur.

Kabakulak Hastalığı Sürecinde Neler Yapılmalı?

Kendiniz veya çocuğunuz kabakulak hastalığı yaşıyor ise en iyi tedavi yöntemi dinlenmek olacaktır. Meydana gelen ağrıların geçmesi ve tüm rahatsızlıkların ortadan giderilebilmesi için belirli bir zaman geçmesi ve bu zaman içerisinde sürekli dinlenmeniz gerekmektedir. Bu süreçte aşağıdaki adımları izlemelisiniz;

Yüksek ateş oluştuğu zaman ateşin normal seviyelere inebilmesi için yatarak dinlenilmesi gerekmektedir.
Kabakulak yaşayan kişilerin hastalığı yayarak bir başka kişiye bulaştırmaması için izole edilmesi gerekir. Kabakulak belirtileri göstermeye başlayan kişiler en fazla 1 hafta içerisinde virüsü yayma eğilimine geçerler.
İbuprofen türü iltihap önleyici olan ilaçları kullanmayı deneyebilirsiniz. Yetişkin olan kişilerin de aspirin kullanması tavsiye edilmektedir. Fakat yine de ilaçların endikasyonlar kısmını okumalı ve mutlaka bir doktora danışmalısınız. Ergenlik dönemindeki çocukların ise aspirin kullanmaları grip gibi yan etkilere yol açabilmektedir. Bu sebeple, çocuklara aspirin verilmesi tavsiye edilmemektedir.
Aşırı çiğneme gerektiren sert ve ağızda fazla dağılan yiyecekleri tüketmemelisiniz. Çorba, patates püresi gibi yumuşak gıdaları tüketmeniz sizin için daha iyi olacaktır.
Sıvı tüketimini yükseltmelisiniz.
Kabakulağın devam eden süreçlerinde hastaların vücut sıcaklığının 39 dereceye kadar çıkması, zihin bulanıklığı yaşanması, yeme ve içme zorlukları ve dalgınlık gibi belirtiler ortaya çıkabilir. Bu tür durumlarda vakit kaybetmeden hastaların doktor gözetimi altına alınması gerekmektedir. Bu durumların önüne geçilebilmesi ve tedavinin başarılı bir şekilde uygulanabilmesi için acil müdahale son derece önemlidir. Erken yapılan gözlem, analiz ve teşhis sayesinde kabakulak hastalığı daha başarılı bir şekilde tedavi edilebilmektedir. Kabakulak belirtilerini sürekli yaşadığınızı düşünüyorsanız ve en az 1 belirtiyi yaşıyorsanız vakit kaybetmeden sizler de hemen doktora başvurmalısınız.