Güncelleme Tarihi: 27 Haziran 2024
Dış Gebelik – Kimyasal Gebelik Farkı
Kimyasal gebelik ile dış gebeliğin aynı olduğu düşünülse de aslında tamamen farklı kavramlardır. Kimyasal gebelikte vücut kendiliğinden düşük yapma sürecine girer. Kandaki HCG değeri hızla düşer ve belirli bir seviyenin altına düştüğünde düşük gerçekleşir. Kimyasal gebelikte dışarıdan bir müdahaleye gerek duyulmaz. Fakat dış gebelikte hekim tarafından müdahale edilmesi gerekir. Çünkü sağlıklı şekilde gelişen embriyo rahim dışında büyümeye başlar.
Kimyasal Gebelik Nedir?
En genel şekliyle kimyasal yani sessiz gebelik, normal bir hamilelik olmadan yumurtanın döllenmesi ve embriyonun gelişme göstermeden gebeliğin devam etmesi şeklidir. Kimyasal gebelik sadece laboratuvar ortamında gerçekleştirilen bazı tetkikler ile anlaşılabilmektedir. Genellikle gebelik döneminde HCG hormonunun aşırı yükselmesi kimyasal gebelik şüphesini doğurur. Gebeliğin kaçıncı haftasında olunduğuna bağlı olarak HCG değerinin olması gerekenden daha yüksek olması sağlıklı bir gebelik olmadığı şüphesini doğurur. Kimyasal gebelikte döllenen yumurta annenin rahminde olması gereken yere yerleşmez. Dolayısıyla bir süre sonra düşük gerçekleşir. Halk arasında sessiz gebelik olarak adlandırılmasının nedeni bu olayın anne adayı tarafından çoğu zaman farkına varılmamasıdır.
Kimyasal Gebelik Teşhisi Nasıl Yapılır?
Bilindiği gibi gebeliğin gerçekleşmesiyle birlikte anne adayında HCG olarak adlandırılan hormon belirli bir oranda artış göstermeye başlar. Kimyasal gebelikte de bu artış meydana gelmektedir. Ancak hem anne adayının kanında hem de idrarında olması gerekenden çok daha fazla miktarda HCG hormonu tespit edilir. Bu esnada beklenen adet kanamasının da gecikmesi söz konusu olmaktadır. Kanda HCG değeri kimyasal gebelik söz konusu olduğunda genellikle 1000 ila 1500 ml seviyesine erişir. Elbette her gebelik durumunda olduğu gibi ultrason ile muayene kimyasal gebelikte de yapılır. Fakat görüntülemede bebeğin kesesi görülebildiği için ultrason ile yapılan muayene kimyasal gebelik tanısında yanıltıcı olabilmektedir. Kimyasal gebelik teşhisi konabilmesi için anne adayının kanında ve idrarında bulunan HCG hormon seviyesine laboratuvar ortamında bakılması gerekir. Tanıda bu veri belirleyici olmaktadır.
Kimyasal Gebelik Tedavisi Nasıl Yapılır?
Sessiz gebelik olarak da adlandırılan kimyasal gebelik aslında herhangi bir tedavi gerektirmez. Çünkü kimyasal gebelik mevcut olduğunda kürtaja ya da farklı bir tedaviye gerek kalmadan embriyo kendiliğinden düşer. HCG hormonu sıfır seviyesine kadar normal bir seyir ile düşerse hekim tarafından herhangi bir müdahaleye gerek kalmaz. Düşük doğal bir şekilde gerçekleşir. Bu nedenle kimyasal gebelikte sadece HCG hormon seviyesi kontrol altına alınmakta ve gözlemlenmektedir.
Kimyasal Gebelikte Hamileliği Sonlandırmak Gerekir mi?
Sağlıklı bir embriyo gelişiminden kimyasal gebelikte söz edilemez. Dolayısıyla vücut bu gebelik türünde hamileliği doğal bir şekilde düşük yaparak zaten sonlandırır. Gebeliğin sonlandırılması sürecinde sadece hekim tarafından kontrol yapılmaktadır. HCG seviyesinin düşüşü düzenli olarak kan ve idrar numunesi alınarak yapılan kontroller ile gözlemlenir. Herhangi bir müdahaleye gerek kalmadan düşük gerçekleşir.
Kimyasal Gebelik Sonrasında Hamilelik
Kimyasal gebelik yaşayan kadınların en büyük endişesi, bir sonraki hamilelik süreçleridir. Bu gebelik, yeniden hamile kalmaya engel bir durum değildir. Sadece hekim tarafından önerilen süre içerisinde gebe kalmamak gerekir. Sonraki dönemde yeniden sağlıklı bir hamilelik yaşanabilir. Sessiz gebeliğin çok fazla yaşandığı bilinir. Çoğu zaman kadınlar farkına varmadığı için kayıtlarda daha düşük yaşanma olasılıklarından söz edilir. Oysa pek çok kadın hayatında kimyasal gebeliği yaşar. Regl döneminde meydana gelen kanama ile birlikte döllenen embriyo atılır. Bu nedenle hekime başvurmayı düşünmez. Söz konusu kanama yani düşük kanaması adet dönemi kanaması olarak düşünülür. Sonuç olarak kimyasal gebelik, bir sonraki dönemde sağlıklı bir gebelik yaşamaya asla engel bir durum değildir.
Kimyasal Gebelikten Sonra Ne Zaman Hamile Kalınır?
Genellikle kanama sona erdikten ve düşük gerçekleştikten 2 hafta sonra kadınlar yeniden yumurtlar ve doğru zamanda cinsel birliktelik ile beraber gebe kalınabilir. Ancak hekimler kimyasal gebelik yaşayan kadınlara 1 ila 2 ay beklemelerini önerir. Çünkü bu dönemde şiddetli kanamalar meydana gelir ve kan kaybına bağlı olarak çeşitli sıkıntılar yaşanabilir. Vücudun yeniden toparlanması ve kan ile hormon seviyelerinin düzelebilmesi için 1 ila 2 ay beklenmesi ve sonrasında planlı bir gebelik olması çok daha doğru olacaktır.
Kimyasal Gebelik Kaç Gün Sürer?
Tanı konmasının ardından genellikle sadece 3 ila 5 gün sürer. Bu dönemde kanama meydana gelir ve HCG hormon seviyesi de hızla düşer. HCG sıfırlandığında yani 3 ila 5 günün sonunda düşük gerçekleşir ve kanama da sona erer. Ender durumlarda kimyasal gebeliğin bir hafta ya da 10 gün sürdüğü de bilinir. Endişeye gerek olmaz çünkü söz konusu kanama hekim tarafından kontrol altında tutulur.
Kimyasal Gebelik Neden Olur?
Kadının yumurtalık bölümünde bulunan yumurta sperm tarafından döllenir. Döllenen bu yumurta rahim içerisine implante edilir. Plasenta oluşur ve bu oluşum da beraberinde HCG seviyesinde yükselmeyi getirir. Kan ya da idrar testinde kendini belli edecek ve gebelik tanısı konabilecek kadar yükselen HCG seviyesi hekim tarafından ultrason görüntülemesi kararına neden olur. Yapılan ultrason muayenesinde gebelik kesesi olarak adlandırılan ve bebeğe dair dokuların yer aldığı kese görüntülenemez. Dolayısıyla bebeğin kalp atışları da duyulamaz. Genellikle kromozomal nedenlerle kimyasal gebelik meydana gelir. Şu nedenler de kimyasal gebeliği beraberinde getirebilir:
- Uterin astarın yetersiz olması
- Hormon seviyelerinin olması gerekenden daha az olması
- Enfeksiyonlar (klamidya, frengi, toksoplazma vs.)
- Luteal faz defekti
- Myom
- Rahim anormallikleri
- Rahimde şekil bozuklukları
- Tiroid ve benzeri sistemik hastalıklar
- Rahim dışında fetüs implantasyonu
- Fetüste kromozom anormallikleri
Kimyasal Gebelik Belirtileri Neler?
- Şiddetli kanama
- Regl döneminde meydana gelen kramplara benzeyen kramplar
- Vajinada pıhtılı akıntılar
- Kanama ile birlikte kalın kan pıhtılarının gelmesi
- Vajinada kasılma hissi
Bu belirtilerden sadece birinin meydana gelmesi halinde dahi derhal doktor muayenesine gidilmesi gerekir.
Tüp Bebekte Kimyasal Gebelik Olabilir mi?
Tüp bebek yöntemi ile gerçekleşen hamilelik durumunda da kimyasal gebelik oluşabilir. Döllenen yumurta tüp bebek tedavisinde kadında rahim içerisine yerleştirilir. Ancak bu durum doğal bir kanama sürecinin başlamasına ve HCG seviyesinde düşmelere engel olmaz. Dolayısıyla tüp bebek yöntemi ile gerçekleştirilen gebeliklerde de kimyasal gebelik oldukça fazla görülen durumlar arasında yer alır. Aynı zamanda aşılama tedavisi ya da yumurta çatlatma tedavisi gibi tüp bebek aşamasından önce gebe kalmak için yapılan tedavilerde de kimyasal gebelik görülebilir.